Singapur gibi 11 saatlik bir yolculuktan sonra daha kısa bir yolculukla sizi Transilvanya’ya götürüyorum. Yarışma amacıyla gittiğim yer başkent, Bükreş’ti. Tramvaylar, kornaya basan şoförler, susmayan ambulans sirenleri… Aslında hepsi birer ses kirliliği gibi gelse de şehrin korusunu oluşturuyorlar. Şimdi listeleme yapamayacağım, Bükreş’te gezilebilecek pek bir yer yok. Sadece anılar ve gözlemler. Ha bir de RoboChallenge 2017.
Gün 1
8.15 uçağıyla sabahtan vardık Bükreş’e. Havaalanı küçük, insanlar hızlı. Yarışma için gittiğimiz üniversiteye bir uğrayalım dedik. Yer sorduğumuz insanlar hep sıcakkanlı, yardım etmek için çırpınan insanlardı. Bir gün boyunca süren otel aramaları tanıdık birinin yardımıyla son buldu. Kendilerine çok teşekkür ediyorum. Tüm günün yorgunluğuyla hiçbir yere gidemeden odamızda sunuma çalışıp günü bitirdik.
Gün 2
Sunum hazırlıkları bitmiyor, çalış, çalış, çalış. Öğleye doğru dışarıya çıkalım dedik. Old Town’a gidip antikacılara bir uğrayın derim. Ortodoks ve katolik kiliselerine uğradıktan sonra dünyanın en büyük ikinci yönetim binası, Beyaz Saray’dan sonra, Palatul Parlamentului’ye uğradık. Çavuşevsku tarafından yaptırılan bu devasa saraya girme şansımız olmadı. 1.5 saatlik turlar yaptırılıyormuş, bizim yeterli vaktimiz olmadığı için üniversiteye gitmek zorunda kaldık. Akşam açılış konferansından sonra yemeğe, oradan da otelimize geçtik.
Gün 3
Büyük gün, etrafta mega-mini sumocular, line-followerlar, dolaşan bir bobot. Her taraftan gelen servo sesleriyle başlayan bir gün. Otelden eşya gerekmesiyle bir buçuk saat Bükreş sokaklarında tek başına yürüme fırsatı buldum. Velhasıl gelelim sunumlara. Çok garipti sunumlar, 5 dakika verilmiş zamanı 40 dakika yapanlar, ruhsuz gibi konuşanlar…. Yüksek lisans tezleri açıkçası çok etkileyiciydi. Bize verilen kısıtlı zaman biraz gümbürtü gibi olsa da 5-10 dakikada alelacele yapmaya çalıştık. Yarışmadan toparlanınca da ver elini otel.
Gün 4
Artık demir almak günü gelmişse zamandan,
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.
Gitme vakti gelmişti yine. Bugün etrafta dolanırken antika sergisine denk geldim. Siz de etrafta dolaşın, rastlar belki. 1 ayda üç farklı destinasyon. Artmalı belki de bu sayı. Belki de ileriki zamanlarda. O zamanlara dek vesselam.
Romanya gezisi hakkındaki fotoğraflara ve diğer yazılara ulaşmak için www.abdurrahmanunal.com adresine ve cakildergi.com’daki yazılarıma bakabilirsiniz.
